etrafında duran şeylerle birlikte geometri oynuyorsun.mesela sen, kapı kolu ve tavandaki ampullerden en sağda olanı bir üçgen oluşturuyorsunuz bundan eminsin. ama geometrinin en güzel yanı emin olmadığın tarafı. masanın köşesi, pastanın üzerindeki çilek, duvardaki saat ve sen bir dörtgen oluşturamayabilirsiniz pekala. bu pek mümkün değil.
üçgenlerle oyalanıyorsun.
aklınızda bulunsun diye sesleniyor arkamdan pastaneci, herkesin öksürdüğü şeyler olabiliyor. yürüyorum, midemdeki kremalı bulamaçtan sesler geliyor. herkeste aynı etkiyi yapmıyor diyor pastaneci, benimle birlikte yürüyor olduğunu şimdi farkediyorum. varsın yürüsün. lütfen diyor lütfen bekleyin, benimle birlikte koşuyor. isterseniz geri dönelim diyor, omuzumu tutunca duruyorum. biliyorsunuz pastaneye bakmam lazım ve sizi bu durumda bırakamam. koşmaya tekrar başladığımda, artık peşimden gelmiyor. bari güzel şeyler düşünmeye çalışın diyor, ayıları falan mesela. pastanecinin söylediği son sözler ağacın altında çıkarmaya mecbur bırakıyor beni. yere saçılmış bulamaca bakıyorum. feci derecede pastaneciye benziyorum.